Merhaba
Bu hafta sizleri çok başarılı, çok güzel ve çok yönlü biriyle baş başa bırakacağım. Yazıyı okuyup onu tanıdığınızda ECE PİRİM in hakkında yazdıklarım yetersiz kalacaktır.
Yetenek, tevazu ve güzellik işte ECE PİRİM.
Bize kendinizi tanıtır mısınız?
Ankara doğumlu Boşnak bir ailenin kızıyım. Kalabalık bir aile içinde çok eğlenceli ve mutlu bir çocukluk geçirdiğim için şanslıyım. Ankara Üniversitesi- siyasal bilgiler fakültesi basın/yayın ve iletişim okudum. Anadolu Üniversitesi işletme bölümüne de ayrıca devam ettim. Çok sosyal bir çocukluğum vardı ve bu zaman geçtikçe hayallerimin peşinde koşmamı daha da destekledi. Lise yıllarında M.E.B “zarafet ve mankenlik ihtisas” kursunu bitirdim. Ankara’da mankenliğe başladım. Lise bittikten sonra Ankara TRT kurumunda TV’ye başladım. Daha sonra İstanbul’a geldim Bir taraftan mankenlik modellik. Bir taraftan sunucu, spiker ve editör olarak mesleğimde ilerlemeye başladım. Pek çok programımda yapımda görev aldım. Derken yurtiçi ve yurtdışında güzellik ve modellik yarışmalarına katıldım. Kraliçe seçildim, dereceler aldım. Milli manken olarak yurtdışında pek çok defileye katıldım. Dışişleri ve kültür bakanlığı ortak projesinde grup başkanlığı dışında, model ve koreograf olarak görev alıp, 3 senelik Türkiye tanıtımı turnesinden sonra ülkemi temsilen başarılarımdan dolayı “Devlet üstün başarı ödülü” aldım. Tiyatro, sinema, reklam, dizi sektörlerinde de yer aldım. Profesyonel voleybol oynadım. Mesleki başarılar, eğitimler, sosyal sorumluluk projelerinden 100’e yakın ödülüm var. Halen mesleğime sunucu, spiker, moderatör olarak devam ediyorum.
Mesleğiniz de başarınızın sırları neler sizce?
Bu soruya öncelikle disiplin demek istiyorum. Sevdiğiniz işi yapıyorsanız bu en büyük şansınız. Fakat yaptığınız her işin en iyisini yapın diye de bir düşünürün sözü vardır. Yıllar geçse ve tecrübem artsa da her zaman işimi amatör bir ruhla yaptım çünkü o heyecan beni her zaman heyecanlı ve dinç tuttu. Hiçbir zaman ben oldum demedim, demem de çünkü her zaman öğrenilecek kendinizi yenileyecek bir şeyler vardır. Yaratıcı olmak, yapmam gereken işi hiçbir zaman baştan savma yapmam. Sadece ekran önü değil gerisinde de neler yapıldığını öğrenirim ve içinde olurum. Bu benim tercihim. Bugün baktığımda ekranda şans eseri gördüğüm pek çok kişi var maalesef ve her meslekte bu dönemde görüyoruz. Umarım bir an önce bunlar elenir ve yozlaşmayan, yozlaştırmayan isimlerle programlarımıza devam ederiz. Uzun yıllardır bu işin içindeyim ve gördüklerim bunlar.
Sanatla ilk tanışmanız ne zaman oldu?
Ankara’da çocuk yaşlarda konserler, tiyatrolar, bale gösterileri, sinema düzenli olarak gittiğim etkinliklerdi. İçimde en çok kalan şeylerden bir tanesi şimdiki aklım olsaydı konservatuara da gitmek isterdim. Sanata ve sanatçıya saygım sonsuz. Türkiye dışında, yurtdışında da müzeleri, sergileri, mümkünse müzikal ve bale gösterilerine çok gitmişimdir. Dünyaca ünlü Bolşoy balesini seyretmek inanılmaz bir güzellikti benim için ve Rusya’nın meşhur kızıl ordusunun konser verdiği bir organizasyonda podyuma çıkmak. 55 ülke 90 şehir gezdim, gördüm. Katıldığım, görev aldığım organizasyonlar, bulunduğum protokoller benim için gerçekten “anlatılmaz, yaşanır” kelimelerini aynen yansıtıyor.
Sanat sizin için ne ifade ediyor?
Sanat benim için hep bir rüya alemidir. O rüya aleminde kendinizi bulmak çok derin bir ruhsal dünya gerektirir. Ben izlediğim, oynadığım her rolde veya yapımda tamamen o dünyaya girip yaşamaya çalışıyorum. Bu beni gerçekten çok rahatlatıp, sanata ve sanatçıya bir kez daha hayran bırakıyor. Tabii gerçek sanat ve sanatçılardan bahsediyorum. Farkındalığı ve bilinci olan her kişi eminim bu ayırımı gayet güzel yapıyordur. Ulu önder Atatürk en güzel cümleyi zaten söylemiş. “Sanatsız kalan bir milletin, hayat damarlarından biri kopmuş demektir.”
Ülkemizin sanat politikasını siz belirleyecek olsanız neler yapmak isterdiniz?
Gerçekten sanat ve sanatçı mesleğini icra edenler için gereken çalışmalara başlardım. Sanatçılara, sanata nasıl faydamız olur? Nelere ihtiyaçları var? Bu konu da dünya bizi daha ne kadar iyi tanıyabilir? Ve çocuklar, kesinlikle yeteneği olan istekli çocukları keşfetmek için ayrı bir çalışma yapardım. Yapacak çok şey olduğu kesin.
Okuyucularımıza söylemek istediğiniz neler var?
Öncelikle bu röportaj için çok teşekkür ederim. Çok severek yaptığım bir mesleğim var ve izleyici, okuyucu benim için çok değerli. Hem Türkiye hem dünya olarak gerçekten zor dönemlerden geçiyoruz. Bu anlamda daha hoşgörülü, daha sakin, daha yapıcı olmaya çalışmak zor da olsa birbirimize böyle yaklaşabilirsek kesinlikle olumlu dönüşümleri olacaktır. Okuyucularımıza en içten sevgilerimi, saygılarımı gönderiyorum. Sağlıkla kalın.
O bir Türk sanatçısı ama Dünya insanı. Başarılarınız daim olsun. Güncel Kadın ailesi olarak sizi tekrar konuk etmek isteriz. Bize vakit ayırdığın için çok teşekkür ediyoruz.