Merhabalar,
Ben Ulya Kutal İstanbul Bilgi Üniversitesi Sahne ve Gösteri Sanatları Yönetimi lisans 2.
Sınıf öğrencisiyim.
Sanatın içinde doğdum büyüdüm çok klişe bir söz gibi gelebilir ama aileniz sanatçı ise büyüyebilecek başka bir ortam bulamazsınız. Yakındığımı sanmayın delice mutluyum bu ortamdan. Beni besleyen çevrenin sanat olması en büyük şansım. Dolayısı ile sanatçılara ayrı bir sevgi ve saygım vardır.
Planladığım yazı dizisiyle sizlere beni etkileyen, sanata kendini adamış, işinde başarılı, güçlü kadın sanatçılarımızı tanıtmak istiyorum.
İlk konuğum ŞİRİN ERGÜVEN HAMŞİOĞLU.
Bu tiyatro aşığı sanatçıyı son olarak İstanbul Kültürel Performing Art’da Jean Genet’in PARAVANLAR oyununda seyrettim. Bir kez daha söylüyorum harikaydınız. Gülperi dizisinde izlediğimiz Şirin hanımı yakında birçok dizide göreceğimizi sanıyorum.
1982 yılında eski taş binasında Ankara Devlet Konservatuvarı Tiyatro bölümünü kazanmamla başladı tiyatro sevdam tiyatro serüvenim.
Usta hocalarım, duayenler yol gösterdi bana, hocalarım oldu ne şanslıyım…
Şu anda sahnede başım dik ayaklarımın üzerinde durabiliyorsam onların sayesindedir.. Var olsunlar.
Sonrasında okulun bitmesi ve Adana Devlet Tiyatrosu’nda göreve başlamam, dolu dolu tiyatro ile geçen günlerin ardından Ankara Devlet Tiyatrosu’na tayinim ve bundan sonra geçecek 30 yılı oyuncu, yönetmen yardımcısı olarak tamamlamam…
Boş, oyunsuz geçen sezon utanç verici olurdu bizim için o zamanlar.. Her sezon oyunum oldu bazen bir sezonda iki tane.. Gönlümü verdiğim yerde sahnedeydim ne büyük mutluluk… Ama bir şeyler eksikti sanki geçen yıllar sonrası.. Sadece oturup rol asılmasını beklemek artık yetmiyordu…içinde doğduğum büyüdüğüm geliştiğim beni ben yapan kurumum için daha farklı, daha yararlı bir şeyler yapmalıydım..
Yaptım da… O dönemde zor durumda olduğunu duyduğum Van Devlet Tiyatrosu’na kendi isteğimle evimi, ailemi, kopeklerimi bırakıp idareci olarak gittim.
Burada geçen 3 yılda depremde orta hasarlı raporu verildiği için tiyatro yapılamayan Van Devlet Tiyatrosu binasının onarımını hızlandırıp çadırda zor şartlarda tiyatro yapan meslektaşlarımın yepyeni bir binaya kavuşmalarına aracı oldum. Kapı kolundan, eksik lambalara kadar her şeyiyle birebir ilgilendiğim çok sevimli ve güzel bir sahneye kavuştu Van Devlet Tiyatrosu
Dekor rampasından fuayenin dizaynına kadar ilgilendiğim Van Devlet Tiyatrosu’nda çok güzel günlerim, çok güzel anılarım oldu.. Nusaybin’de sıfır noktasında çocuk oyunları oynadık… Bitlis, Siirt, Şırnak, Yüksekova, Hakkâri turne bölgemiz oldu sürekli oyunlarımızı götürdük ve oynadık.
Van Akdamar Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Şenliği kapsamında en ücra köşedeki çocukları tiyatro ile tanışırdık ve sahneye çıkardık…
Sonra İstanbul ve İstanbul Devlet Tiyatrosu Günleri başladı ancak burda geçen 1 yılın ardından Genel Müdürlüğümüzün uygun görmesi ile bu kez staj bölgeme döndüm ve Adana Devlet Tiyatrosu Müdürlüğü’ne başladım..
Yine evimi, ailemi bırakarak kurumum için kolları sıvadım… İdareci, oyuncu, yönetmen olarak var gücümle çalışıyorum…
Yakın zamanda Güngör Dilmen’in yazdığı “Ben Anadolu” adli oyunda oyuncu olarak görev alacağım…
Aynı zamanda Yeni yüzyıl Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tiyatro Bölümünde öğretim görevlisi olarak çalışmaktayım…
Geleceğin sanatçılarını yetiştirmekte katkı sağlamak benim için ayrı bir gurur…
Kendi evimde Büyükada, da eşim ve birbirinden güzel 3 köpeğimle yaşıyorum..
Hayat felsefem bildiklerimi, birikimlerimi olabildiğince çok insana aktarmak bunu yaparken de yine öğrenmek, gözlemlemek, araştırmak ve hepsiyle birlikte mütevazı olmak….Saygılarımla.