40’lı yaşlara kadar pek umursamadığımız yaşlılık hallerini, 40 yaşımıza vardığımız gün ansızın fark ediyoruz ki yaşlanıyoruz.
Erkekleri derinden sarsan yaşlılık halleri, kadınları telaşlandırıyor. Erkeklerin tek derdi azalan cinsellikleri olurken, kadınların derdi kaybettikleri güzellikleri oluyor.
Ve tam da işte bu noktada yanlış hamleler başlıyor.
Erkekler, cinselliklerinin azalmadığını ispat etmek istercesine iyice küçük yaştaki kadınlara yöneliyor ve renkli renkli giyinerek genç olduğunu ispatlama derdine düşüyor.
Kadınlar ise kırışan yüzlerini, bozulan görüntülerini düzeltme telaşıyla estetik ve güzellik salonlarına koşuyor. Bir tarafı düzelteceğim derken başka yeri bozuyor ortaya değişik bir çirkinlik çıkıyor.
Kendi 40 yaşımdan örnek vereyim, hayatın bir yolculuk olduğunu ve sürecin nasıl ilerleyeceğini bildiğimden telaşlanmadım. Bedenlerimizin Allah’ın yeryüzünde kullanmamız için verdiği elbiseler olduğunu bildiğim için bu emanet elbiseye yani bedenime iyi baktım. 40 yaşımdan önce cilt bakımlarını rutin hale getirdim, sağlıklı beslenmeye hep özen gösterdim. Çok yemek yemenin bedeni yorduğundan ve hücrelerimizi hızlı bozduğundan dolayı az öğünlerle beslendim. Hareket halindeki enerjinin insanı canlı tuttuğunu bildiğim için yan gelip yatmadım, sürekli kendime ve topluma fayda sağlayacak uğraşlarım oldu.
Ve 40 yaşa gelindiğinde bunları yapmayanlar şaşkınlıkla yaşlandıkları gerçeği ile yüzleşirken benim umurumda değildi. Çünkü vaktinde tedbirimi almıştım.
Bir elbise düşünün, özensizce kullanın kullanın, elbise iyice eskiyince terziye koşun ve elbiseyi eski haline getirmek için uğraşın…
Mümkün mü?
Değil!
Oysa o elbiseyi vaktinde özenli kullansanız, eskitmeseniz, soldurmasanız uzun yıllar giyebilirsiniz.
İnsan bedeni de tıpkı bu elbise gibi özenle korunmalı vaktinde, yaşlanınca değil!
Ayrıca insanların iç dünyaları da yaşla birlikte bedene sirayet ettiği için bedeni çirkinleştirebiliyor. Karamsar kindar kıskanç bir ruhu beden uzun süre gizleyemiyor ve dışa vuruyor.
Yaşlandıkça çirkinleşen insanların karanlık yürekleri yüzlerine yansıyor, yaşlandıkça güzelleşenlerin de iyi düşünceleri bedenlerini iyileştiriyor, yüzlerini güzelleştiriyor.
Yaşlanmak nasıl yaşadığınıza bağlı, bedeninize ve ruhunuza bakmadıysanız yaşlanırsınız!
Bedeninize yüreğinize ruhunuza güzel baktıysanız yalnızca yaş alırsınız.
Hayat sadece bu üç işaretten ibaret, bu yüzden fazla abartmaya gerek yok;
? (Doğduk)
! (Yaşadık)
… (Öldük)