Bir önceki yazımda mitolojide anlatılagelen kuşları yazdım, mitoloji biz insan ömrüne göre öyle uzak tarihleri kapsar ki, zihnimiz bunu algılamakta zorlanır. Daha yakın zamanlar olarak kabul ettiğimiz kutsal kitaplar ve dinlerde kuşlar nasıl anlatılır bunu da eklemek istedim yeni bir yazıyla.
Ren Yayınlarından çıkan ARKEOLOJİ serisi kitaplarıma eklemek üzere olduğumuz TARİHİN GİZEMLİ OLAYLARI adlı kitabımdan ilginç bölümleri burada paylaşıyorum. Tarih öyle gizemli ve açıklanamayan olaylarla dolu ki, yazmaya sayfalar yetmez. En iyisi kısa kısa anlatmaya devam…
Geçtiğimiz yaz aylarında bir gün, hava sıcak olduğu için mutfak balkon kapısını açık bırakmıştım. Akşama doğru kapıyı kapattım. Ve gece yatıp uyuduk. Sabah mutfaktan garip sesler gelince neler olduğunu anlayamadım. Hırsız desem 10. Kattayım, hırsız nereden girecek, çocuklar desem, sabah 5 ve herkes uyuyor. Tedirgin bir halde mutfağa gittim. Balkon kapısının önünde içerde uçamayan değişik bir kuş duruyordu.
Nasıl panik oldum ama kuşun türünü de anlayamamıştım. Fotoğrafını çektim hemen türünü daha sonra öğrenebilmek için. Kuşu yavaşça balkonu açıp dışarı çıkardım sanki bana bir şey anlatmak ister gibi bakarak uçtu gitti.
Daha sonra türünü anlayabilmek için baktığımızda ebabil kuşu olduğunu anladık. Tam da bu noktada merakımız arttı. Neden gelmişti? Nasıl içeri girip sabaha kadar mutfakta ses çıkarmadan kalabilmişti?
Biz bir geceyi ebabil kuşuyla birlikte geçirmiştik farkında olmadan.
Hala aklıma geldikçe şaşırırım ve hala cevapsız sorular bırakmıştır ardında…
Kutsal din kitaplarında da kuşlar karşımıza çıkar. Kuran içerisinde, kuşların yer aldığı toplam 19 ayet bulunur. Birçok ayette, kuş ismi söylenmez.
Nahl Suresi, 79. Ayette, “Gökyüzünde Allah’ın emrine boyun eğerek uçan kuşları görmüyorlar mı?”
Nur suresi 41. Ayette, “Göklerde ve yeryüzünde bulunan kimselerle, sıra sıra (kanat çırparak uçan) kuşların Allah’ı tespih ettiğini görmez misin?”
Kuran’da iki kuş adı geçer bunlardan en dikkat çekeni, Hüdhüd olarak adlandırılan, günümüzde İbibik, Çavuşkuşu olarak bildiğimiz kuştur.
Süleyman Peygamberin, kuşdilini bildiği ve kuşlara hükmedebildiği Neml Suresi 17-30 ayetlerde geçer. Süleyman ile Hüdhüd kuşu arasındaki bazı konuşmalar ayetlerde anlatılır.
Süleyman Peygamberin ordusunun, Karınca Vadisinden geçtiği esnada peygamber ve habercisi hüdhüd kuşu arasındaki konuşmalar, ayetlerde şöyle aktarılır; “Süleyman kuşlara göz atıp yokladı ve şöyle dedi: “Hüdhüd’ü niçin göremiyorum? Yoksa kayıplara mı karıştı?” / “Bana (mazeretini gösteren) apaçık bir delil getirmedikçe kesinlikle onu ağır bir şekilde cezalandıracağım, ya da kafasını keseceğim.” / Derken Hüdhüd çok beklemedi, çıkageldi ve (Süleyman’a) şöyle dedi: “Senin bilmediğin bir şey öğrendim. Sebe’den sana sağlam bir haber getirdim.”
Kuran’da anlatılan Hüdhüd kuşu yani İbibik, doğada görebileceğimiz gerçek bir kuştur. Dünya üzerinde sadece 2 türü bulunur. Bunlar; yalnızca Madagaskar adasında yaşayan Madagaskar İbibiği ve Türkiye’de de gözlemlenebilen İbibik, her yıl Afrika’dan, Kuzey’deki üreme alanlarına gelir.
Kuran’da geçen diğer kuş ise ebabildir. Ebabil kuşları ayaklarında taşıdıkları taşlarla koca bir orduyu bozguna uğratmıştır. Bu olay Fil suresinde anlatılır.
“Rabbinin, fil sahiplerine ne yaptığını görmedin mi? / Onların tuzaklarını boşa çıkarmadı mı? / Üzerlerine balçıktan pişirilmiş taşlar atan sürü sürü kuşlar gönderdi. Onları yenilmiş ekin yaprakları haline getirdi.”
Bir diğer kutsal kitap İncil’de çok daha fazla kuş ismi geçer. Bunlar, Üveyik, Kızıl Çaylak, Leylek, Devekuşu, Kuzgun, Bıldırcın, Kırlangıç, Pelikan, Kukumav, Karabatak, Kuğu, Guguk kuşlarıdır. İncil’de kuşlar ana karakter değildir. Bazı özelliklerine vurgu yapılır. Kumru ya da güvercinin haberci olarak gönderildiği, hangi kuşların yenilip, yenilemeyeceği gibi konular anlatılır.
Tevrat’ta İbibik, baykuş, kuzgun ve akbabalar hakkında bilgiler verilir.
Kuşlar filmlere de konu olmuştur. Kuşlarla ilgili en ünlü film Alfred Hitchcock’un 1963 yılında yaptığı ünlü “Kuşlar” filmidir.
Kuşlar da gizemlidir. Henüz onların dünyalarıyla ilgili çok bilgiye sahip değiliz.
Teknolojiler ilerledikçe belki de onlarla diyalog kurmanın yollarını da keşfedeceğiz.