Günlerdir bu soruyu sordum çevreme!
Soruyu sormadan önce konuyu anlatmalıyım:
2015-2019 yılları arasında Beylikdüzü Kent Konseyi’nde kadın çalışmalarının başkanlığını yaptım harika bir ekiple. O çılgın çalışma dönemimiz bitti lakin yönetim kurulundaki özel kadınlarla dostluğumuz baki kaldı.
Bir de arkamızdan dönen işler, Kent Konseyinin başkanlığını yapan yine bir kadın olan Elif Necla Türkoğlu’ndan yediğimiz kazıklar hatıra kaldı. Hala bir araya geldiğimizde bir zamanlar kırgınlık ve kızgınlıkla andığımız olayları artık gülerek anlatıyoruz.
75 Yaşında koltuk sevdası!
Bizim dönemimizde dahi yaşı oldukça ileri olan bu müstesna hanım Elif Necla Türkoğlu, bizden sonra 5 yıl daha başkanlık görevine devam etti. 5 yıl bitti şimdi üçüncü kez bir 5 yıl daha o koltukta oturmak için hazırlıklar yaptığını duyunca yeter ama dedim. 75 yaşlarında hala bu koltuk sevdası nedir ya?
Koltuktan mezara sevdalı yaşlı siyasetçilere kendi de kızardı, şimdi aynı şeyi yapması, gençlere yol açmaması, tecrübelerini paylaşarak ardından gelenlere destek olmaması kendi adına başarısız bir son olacak ama asıl şaşırtıcı olan, hala o koltukta oturmasına müsaade eden çok sevgili belediye başkanlarımız!
Sizlere sormak istiyorum: BEYLİKDÜZÜ’NDE İNSAN KALMADI MI?
Bir gün artık asıl engellemeleri biz Kadın Meclisine yapanın kendisi olduğunu anladığımızda ve beni kendi koltuğu için büyük tehdit olarak gördüğünü fark ettiğimizde kendisine de söylemiştim.
Ben koltuk meraklısı değilim, yanlışa da susabilen yalakalık için sessiz kalabilen de değilim. Kent Konseyinden önce de vardım, adımı sanımı ünvanımı bana koltuk vermedi, o koltuklara benim adım katkı sağladı. Kent Konseyinden sonra da varım.
KOLTUKTAN GÜÇ ALAN DEĞİL, KOLTUĞA GÜÇ KATANDIM.
En yakın arkadaşların, yönetim kurulu üyelerin de çok yerde benim bu cümlemi söylediler. Kent Konseyi sizden sonra eski gücüne kavuşamadı bir daha, diye.
75 yaşına gelmiş hala koltuktan ayrılamayanlar ise koltuktan güç alanlardır. O gücü kaybetmemek için herkesi koltuğuna rakip gördüğünden etrafını kırıp döktüğü, yakınında insan bırakmadığı için altına bez bağlansa dahi ömrünün sonlarında o koltuktan kalkmaz böyle bencil insanlar.
Bir ömrü nasıl yaşadığın değil, finali nasıl yaptığın hatırlanır.
Çok başarılara imza atmış birçok insan finali kötü yapınca, maalesef iyi anılmadan ayrılır dünya hayatından.
Elif Necla Türkoğlu’da finali iyi yapamayanlardan olacak bu gidişle.
Ve yine soruyorum, Beylikdüzü’nde pırıl pırıl genç arkadaşlar varken, taze fikirler, yeni heyecanlar katacak onca insan varken, ömrünün sonlarına gelmiş bir insandan ne medet umuyorsunuz?
Ya da bizim bilmediğimiz bir mecburiyetiniz var sayın başkanlar?
Hayırdır!