Yazar Oya Denizyaran’ın eğlenceli kaleminden art arda yazılmış diyaloglarla ve kısa hikayelerle ortaya çıkan romanı “Düş Uykusu” sahici karakterleriyle adeta bizlere yaşamlarımızdan kesitler sunuyor. Denizyaran kitabında iç sesini kaybettiğine inanan İrfan’ın yaşadığı psikolojik problemleri, sistit hastası olan annesi Naciye’nin komik hallerini, Naciye’nin “ahretliği” Alzheimer hastası arkadaşı Remziye’yi, üfürükçü “hocam”ı, 32 yaşındaki “evlenme ümidini yitirmiş” İsmihan’ı ve diğer yan karakterlerin “tuhaf” hallerini aktarırken okuyucuyu toplum yargılarını da düşünmeye ve sorgulamaya itiyor.
Karakterlerin sahiciliği ve gevezeliğiyle Oya Denizyaran’ın peşini bırakmayışları Düş Uykusu’nu ortaya çıkardı
Denizyaran yazma sürecinin sonunda kitaba uygun bir son bulma çabasında günlerce süren uğraşın ardından yaşadığı içsel bir aydınlanmayla tüm karakterlerin sonunu kadere bağladığını ifade ediyor. Oya Denizyaran aylarca sayfa sayfa yazdığı, bağ kurduğu geveze karakterleriyle vedalaşmanın çok zor olduğunu söylüyor. Düş Uykusu’nun karakterlerinin yazarın tepesinde durmadan konuştuklarına şahit olacak ortaya çıkan sürükleyici hikayeye kendinizi kaptıracak, bir çırpıda okuyacaksınız.