Başta kız çocuklar olmak üzere tüm çocuklar için destekleyici ve güvenli öğrenme alanları oluşturulması için faaliyetler yürüten Suna’nın Kızları’nın kurucusu İpek Kıraç, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, “Kız çocukların ayrımcılığa, baskıya ve şiddete maruz kalmadan eğitimlerini kesintisiz sürdürebileceği, kendi hayatlarıyla ilgili karar verme özgürlüğüne sahip olacağı bir dünya için çalışıyoruz. Bu hedefe ulaşmak için hepimize sorumluluk düşüyor,” dedi.
Suna’nın Kızları’nın kurucusu İpek Kıraç, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, kadınların karar alma mekanizmalarındaki temsiliyetinin artmasının toplumu dönüştüreceğine dikkat çekti. “Adil ve barışçıl bir toplum için güçlü kadınlara ihtiyacımız var. Bu sebeple kadınların her alanda temsiliyeti ve karar alma mekanizmalarında daha fazla yer almalarının, toplumun geleceğini şekillendirecek bir dönüşüm yaratacağına inanıyorum,” dedi.
“Kız çocuklar, güçlü kadın rol modellerle büyümeli”
İpek Kıraç, kız çocukların kendi potansiyellerini keşfetmeleri ve özgüvenle ilerlemeleri için güçlü kadın rol modellerle büyümelerinin kritik olduğunu şu sözlerle ifade etti: “Kız çocukların güçlü kadın rol modellerle büyümesi, onların kendi potansiyellerini keşfetmelerine, haklarını savunmalarına ve özgüvenle yol almalarına olanak tanıyacaktır.”
“Kadınlar birbirine destek oldukça, kız çocuklar da bu gücü hissederek geleceğe daha büyük bir umutla bakacaktır,” diyen İpek Kıraç, Suna’nın Kızları’nın bu dayanışmayı güçlendirmek için çalıştığını vurguladı:
“Suna’nın Kızları, kız çocuklarla birlikte, nesilden nesile büyüyecek bu dayanışmanın güçlenmesi; kız çocukların ayrımcılığa, baskıya ve şiddete maruz kalmadan, eğitimlerini kesintisiz devam ettirecekleri, kendi hayatlarıyla ilgili karar verme özgürlüğüne sahip olacakları bir dünyanın inşası için çalışıyor.”
“Herkese sorumluluk düşüyor”
Kız çocukların güvenli, destekleyici bir çevrede büyümesi için herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerektiğini belirten İpek Kıraç, politika yapıcıların, özel sektörün ve hizmet sağlayıcıların daha kapsayıcı politikalar geliştirmesinin önemine dikkat çekti. İpek Kıraç, “Toplumsal algının oluşması ve gelişmesinde belirleyici olan medyanın da fırsat eşitliğini desteklemesi kritik önem taşıyor,” ifadelerini kullandı.