Eylül ayında siz değerli okurlarım ile olmak harika. Sonbahar mevsimine girmemize rağmen yaz mevsimi gitmemekte ısrar ediyor adeta. Güneşli sıcak günlerin kıymetini bilmeliyiz.
Yaz tatilimde tatlı bir sürprizle karşılaştım. Sahilimiz şirin ve lüks otele ve plaja (GLENN Hotel & Beach) kavuşmuş. Plajın kumu özel getirilmiş ve muhteşem iskelesi ile tatilcilere kapısını sessizce açmış ama seneye görkemli bir açılışa ev sahipliği yapacak.
Diğer bir sürprizde İda Verde Kaz Dağları projesinin 2.Etabının başlaması. Kekik Taş Evleri ve Göknar Taş Konakları (www.idaverde.com) ile oksijen cenneti Kaz Dağlarına Değerli Mimar Güzin Kutlu hanım yine değer katmış oluyor.
Kaz dağları ile ilgili söylenenler abartı değil. Şifalı suları, görkemli yeşili, mavi bayraklı denizi tarihi eserleri asırlık zeytin ağaçları ve birbirinden güzel koyları ile saklı bir cennet. Yöremizin yeşil doğanın ve mavi bayraklı denizin korunması dileği ile inşallah gelecek nesillere güzel bir miras bırakma şansı yakalamış oluruz.
Ve İstanbul günlerine tekrar başlamak…
Sahilde sabah yürüyüşümde güzel bir stant ile karşılaştım. IBB sıcak yaz günlerinde bu güzel standı ile biz İstanbullulara çalışmalarını anlatıyor ve yeni projelerini çok güzel bir ekip ile tanıtıyor. Siyasi açıdan değerlendirmeden güzel şeyler yapıldığında takdir edelim ki yeni başarılı projeleri güzel İstanbul’umuza kazandıralım.
Ve havalar güzelken İstanbul’da bol bol geziyorum. Beyoğlu’na ve Sultanahmet’e gittim. Kalabalığın arasında yürüyüş Çiçek pasajında öğlen molası ardından Sultanahmet’te tarihe yolculuk gibi yürüyüş sonrası Kapalıçarşı çıkışında Maraş dondurması ile serinlemek çok keyifli oldu.
Ve bir başka gün arkadaşım ile Üsküdar’da buluşmak Kuzguncuk’ta o birbirinden güzel evlerin olduğu sokaklarda yürüyüş yapmak sahilde IBB’nin kazandırdığı Beltur tesislerinde çay molasında harika boğaz manzarasına karşı enfes sebastian pasta yemek ve hesaplı bir fatura ile masadan kalkmak inanılmaz.
Ve Ada’ya gitmeden olur mu? Köpeğimiz Barbiem ile keyifli deniz yolculuğu yaparak ada’da güzel doğanın içinde yürüyüş yapmak adeta ilaç gibi. Hayret ada’da her şey çok hesaplı. Sanırım enflasyon ada’ya uğramamış.
Sırada Eyüp Sultan’a gitmek Hz. Eyüp Sultan’ın türbesini ziyaret ederek Yaradanıma muradımı gerçekleştirdiği için teşekkür duasını değerli Eyüp Sultan Hazretlerinin türbesinde yapmak ve sonrasında teleferik ile Pierre Loti tepesine çıkmak ve Pierre Loti’de muhteşem Haliç manzarasına karşı çay içmek vardı. Onu da bugün Sevgili Hattata arkadaşım Nazire Hanım ile gerçekleştirdim.
Değerli okurlarıma Eylül ayında krizden söz ederek moral bozmak yerine güzel şeyleri paylaşmak istedim. Hepimiz krizden fazlasıyla etkilendik. Özellikle emekli bir yazar olarak çok üzgünüm fazlasıyla biz emekliler mağdur olduk. Umarım bu haksızlık en kısa zamanda giderilir.
Krize yenik düşmeyelim elimizden geldiğince Eylül ayının sürpriz yaz günlerinin tadını çıkaralım. Önümüzdeki ay siz değerli okurlarım ile buluşuncaya dek hepinize mutlu, sağlıklı, başarılı ve bol kazançlı günler dilerim.