Mutlu Haftalar,
Yeni haftaya özellikle de son dönemde sıkça rastladığımız; yaygın olmakla birlikte saygın olmayan, internet üzerinden kişilerin sanal yolla birbirine bizzat ulaşabileceği, güzel ya da çirkin sözler sarfetmesi , iltifat kadar da hakaret içeren iletişim engeline takılmamanın verdiği rahatlığın hoyratça kullanıldığı bir konuyla başlayalım istedim …
‘ Kötü söz sahibini bağlar’ diye bildiğimiz atasözü şimdilerde kötü söz sahibini Savcılığa taşır olarak karşımıza çıkmaktadır. Hakaret söylemleri Türk Ceza Kanunu kapsamında suçtur ve cezai yaptırıma tabiidir. Tanıdığımız, tanımadığımız kimselerin tarafımızca beğenilmemesi durumunda muhatabın yüzüne ya da aleyhinde herhangi bir yolla hakaret etme hakkına sahip değiliz.
Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, 3 aydan 2 yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır (TCK m.125/1).Hakaret şikâyete tabii bir suçtur ve 6 aylik şikayet suresi fiilin ve failin öğrenmesinden itibaren 6 ay sonra düşer. Hukuk düzenimizde hakaret suçu Uzlaştırma kapsamında bir suçtur ve taraflar gerek dava açılmadan gerekse de dava devam ederken uzlaşmış olmaları halinde kovuşturmaya yer olmadığı, kamu davasının açılmış olması hallerinde ise kamu davasının düşmesine karar verilmektedir.
SINIRLI SAYIDA OLMAMAKLA HAKARET SUÇUNA ÖRNEKLER VERMEK GEREKİRSE; Bir kimseye “serseri, alçak, hayvan, rüşvetçi, sahtekâr, fahişe, gibi yakıştırmalarda bulunulması hâlinde de hakaret suçu oluşmaktadır. Kişinin bedenînde bulunan bir arızını ifade etmekle veya kişiye bir hastalık yakıştırmakla da hakaret suçu işlenmiş olur. Kişinin bedeni bir arızasının ifade edilmesi veya kişiye bir hastalık yüklenmesi halinde de hakaret suçu oluşacaktır. Örneğin, kör, şaşı, topal, kambur, psikopat kel, demekle; kişiye, frengili, AİDS demekle, deli, demek hakaret suçunu oluşturacaktır
Hakaret Sayılmayan Sözlere örnekler ise; Yargıtay kararları kapsamında ve tabii ki söyleniş biçimi ve mağdurun ve failin olay sırasındaki tutumu da bir bütün halinde dikkate alındığında ÖZELLİKLE BEDDUA İÇERİKLİ SÖZLER HAKARET SAYILMAMAKTADIR.
”Allah belanı versin senin” Haysiyetsiz, Adın batsın, Kukla, Adam değilsin.
Sana diploma verenin, Eşkıya, Kim oluyorsun, Tombaladan müdür, Siz polis misiniz lan, Dört gözlü, Suratsız seni, Beceriksiz herif, Savcıysanız savcılığınızı bilin, Sen mafyanın avukatı mısın, Ne var lan, bizi mi döveceksiniz Siz kimsiniz lan, Yalan söylüyorsun, Cins midir nedir, Sahtekârlık yapma, oğlum sen laftan anlamıyor musun, Sen kimsin bana ilaç içirmeye çalışıyorsun, sen dünkü çocuksun, Senin dinin maneviyatın eksik, sana dini öğretmem lazım Meziyetiz, Seni paramla satın alırım, Karaktersiz, Lanet gardiyan, Görmemiş, İhanet ediyorsun, Bilgisiz, Tecrübesiz, Kârı gibi adamsınız, Allah belanı versin, Sen kim oluyorsun, Dinsiz, İmansız, Çemkirme, Aciz zavallı insansın. Şu haline bak,Şizofren hastasısın, iki ruhlusun, doktora git,Sen ne karışıyorsun lan,Sen insan mısın,Siz çetesiniz, defolun gidin vicdansızlar Hakime siz açıkça taraf tutuyorsunuz,Eğitimsiz,Lan polis oldunuz da ne oldunuz, senin psikolojin bozuk,Beğenmiyorsan başka kapıya git,Defol evimden,Allah senin belanı versin,Allah senin canını alsın,Allah seni bildiği gibi yapsın,Yarını göremezsin inşallah,Allah senin çocuklarından çıkartsın bu acıyı,Hepiniz yiyicisiniz, bu memleketi yediniz bitirdiniz,Sen çok tehlikeli birisin,Körler sağırlar birbirlerini ağırlar,Siz kimsiniz lan, bizi mi alacaksınız, gelin lan, biz Cerrahpaşa çocuğuyuz,Lanet gardiyan,Siz kimsiniz lan, siz benim kim olduğumu biliyor musunuz” demek .. Aç gözlü, “Körler sağırlar birbirlerini ağırlar ,Bu doktor uyuz,Beni karakola götürecek adam anasının karnından doğmadı” “Patolojik sorunlu” “Sen kimsin, kendini trafik polisi mi zannediyorsun, beni durdurma hakkını nereden aldın, böyle bir ceza uygulayamazsın,Sinkaf ederim, böyle düzeni de, yeri de” Nöbette sigara içmek yasak at lan o sigarayı,Terbiyesiz,Senin ettiğin hipokrat yeminini ben saymıyorum,sana diplomayı kim verdi,sen ne biçim doktorsun ,Saygısız herif,Gel lan buraya, ne ayaksın sen,ne uğraşıyorsun lan benim yeğenlerimle,…siz kendinizi adam mı sanıyorsunuz lan,Kalk lan ayağa ,lan, Adama bak,biz başka suçtan geliyoruz,adam yeni suç çıkarıp duruyor, ben senin gibi ne hakimler gördüm 17 yıldır cezaevindeyim,eşim bunun hesabını sizden soracak” ,Sizin gibi çakallar benim kapımın önünde” “Hop ne oluyor,sizin yaptığınız eşkıyalık, buna yol kesme denir,siz polis olamazsınız, arama kararınızı görelim ,Beni karakola götürecek adam anasının karnından doğmadı,,Adın batsın,Defolun,Sen bu işi bırak domates sat,Çek lan arabanı kapımın önünden,Sen beş para etmez bir insansın, hayatta güvenilebilecek en son insansın ve sen vicdansız bir insansın…Basitsin, sizin gibi insanların Allah’ı olduğuna inanmıyorum,Vicdansız herifler…Allah belanı versin, ne biçim insansınız,Senin dinin maneviyatın eksik, sana dini öğretmem lazım,Çiftlik agası,senin çenen çok düşük. Sesin çok çıkıyor. Sana ne kızım, sen kimsin, dağdan gelip bağdakini kovuyorsun, Buraya bir daha gelme lan oğlum, Siz genişsiniz, Git hangi orospuyla gezersen gez, Sen zenginden yanasın, sen benim yerimi zorla aldın, benim paramı nasıl yedin, hiç utanmadın mı terbiyesiz, Oynaşma,Delikanlı değilsin, sen karısın,Herkes haddini bilsin, lanet olsun, yazıklar olsun,
Yaşlısın, gözlerin görmüyor, sen git gençler gelsin, Genç, sen daha küçüksün, ağabeylerin gelsin sana öğretsinler bana nasıl davranacağını… Allah büyüktür,
Siz benim anneme ne yapıyorsunuz, bırakın annemi lan,”Allah seni bildiği gibi yapsın,,Sen çok tehlikeli birisin,Defol git bu evden,Görgüsüz,Suratsız seni…
Hakaret suçunun söz konusu olabilmesi için fiilin objektif olarak mağdurun saygınlığını hedef almış olması, saygınlığını zedeleyebilecek nitelikte olması yeterlidir. Kişilerin beğenilmeyen yanlarının ortaya konulması, eleştirilmeleri, verilen bir karardan, yapılan bir işten duyulan memnuniyetsizliğin ifade edilmesi hakaret olarak değerlendirilemez. Kıyafet deneyen müşteriye hitaben söylenen“Bu elbise size yakışmadı, sizi şişman gösterdi”, bir lokantada yenilen yemekten sonra
garsona “Boşuna gelmişiz, yemekler berbattı”, kararı açıklayan mahkeme heyetine“Bu da adalet mi? Böyle adalet olmaz olsun”, televizyonda yayınlanan bir güzellik yarışmasının jüri üyesinin yarışmacıya “Bence buraya katılmayı hak edecek kadar güzel değilsiniz”, bir yemek yarışmasında yarışmacılardan birinin diğerine hitaben“Yemekleriniz yenilmeyecek kadar kötü” biçimindeki sözleri hakaret olarak değerlendirilmez.
Hakaret fiilleri sözlü olabileceği gibi yazıyla, şekille, görüntüyle, el işaretleri ya da mimiklerle de işlenebilir…
Her insanın kendi içinde biricikliğine, görünüş, davranış, inanış, değer ve sınırlarına, saygı duymanın toplum yaşamında erdeme dair en önemli ölçüt olduğunu, aksi durumda bizzat hedef aldığı muhataba ulaşan her hakaret içeren sözün yaptırıma tabii olduğunu bildiğimiz müddetçe kimseye iltifat etmek zorunda olmadığımız gibi hakaret etmeden de var olmaya devam edeceğimize olan inanç, umut ve sevgiyle…