Ben şahidim ki Allahım!
Gözlerimin önünde masum bebekler, küçücük bedenleriyle acımasızca katledildi. O minik ellerine, ayaklarına bile merhamet göstermediler. Göz göre göre bir soykırım işlendi. İnsanlığın yüz karası oldu bu vahşet.
Bebeklerin Sessiz Çığlıkları
Gazze’de bebekler ölüyor, çocuklar katlediliyor. Onların çığlıkları gökyüzünde yankılanıyor ama kimse duymuyor. Hangi vicdan, hangi yürek bu kadar taş kesildi? Bu çocukların ne suçu vardı? Hangi günahlarından dolayı bu kadar acımasızca cezalandırıldılar? İnsanlığın kalbi bu kadar mı taşlaştı?
Gözleri Kapanan Hayaller
Bir çocuk daha hayallerine veda etti bugün. Gözleri, daha dünyayı tam anlamıyla göremeden kapandı. Minicik bedenler bombaların altında parçalandı. Bu çocuklar, bir gülüşü, bir dokunuşu bile yaşayamadılar. Onların suçu neydi? Hangi hakla onların geleceğini kararttılar?
İnsanlık Nereye Kayboldu?
Bir çocuğun ölümünü görmek, dünyanın en büyük utancıdır. Vicdanlarımızı sorgulamalıyız. İnsanlık nerede? Biz neredeyiz? İnsanlar sosyal medyada birkaç paylaşım yapıp, vicdanlarını rahatlatıyorlar. Ama gerçek değişmiyor. Gazze’de çocuklar ölmeye devam ediyor.
Sessizlik Suç Ortaklığıdır
Sessiz kalmak, bu vahşete ortak olmak demektir. Masum çocukların ölümü karşısında sessiz kalmak, insanlığa ihanettir. Bu çocukların yaşama hakkı ellerinden alınıyor ve bizler buna seyirci kalıyoruz. Her birimizin sesi, bu haksızlığa karşı çıkmalı. İnsanlık, bu sessizlikle daha ne kadar yaşayabilir?
Ayağa Kalkma Zamanı
Dünyanın dört bir yanında insanlar, vicdanlarını ve insanlıklarını hatırlamalı. Artık sessiz kalma zamanı değil. Gazze’deki çocuklar için ayağa kalkmalıyız. Onların sesine ses, acılarına merhem olmalıyız. İnsanlık, bu büyük sınavı geçmek zorunda. Bu sınavı geçemezsek, insanlık olarak varlığımızın anlamı kalmayacak. Birlikte sesimizi yükseltmeliyiz. Tüm insanlık olarak, Gazze’deki masum çocuklar için birleşmeliyiz. Bir çocuğun ölümüne daha sessiz kalmamalıyız. Bizim sessizliğimiz onların ölüm fermanı olmamalı.
Kapanan Gözler, Kırılan Kalpler
O minik bedenler, umutla dolu gözler, zalim bombalar altında kayboldu. Bir çocuğun ölümüyle bir dünya kararıyor. Bu çocuklar, hayatlarının baharında soluyor. Biz sustuk, dünya sustu, ama onların çığlıkları asla susmayacak. Bu çığlıklar, vicdanlarımızı titretecek, kalplerimizi parçalayacak.
İnsanlık Nerede?
Komşusunun evinde yas varken müziği kapatan geleneklerimiz vardı. Ama bebekler ölürken sessiz kaldık. Biz, insanlığın en büyük sınavından geçiyoruz. Bu sınavda sınıfta kalmak, insanlığımızı yitirmek demektir. İnsanlık, gözler önünde yapılan bu zulme nasıl göz yumabilir?
İnsanlığa Çağrı
Ey insanlık! Uyan artık! Bu çocukların, bu bebeklerin kanları ellerimizde. Sessizlik, bu suça ortak olmaktır. Vicdanlarımızın sesi, bu zulme dur demeli. İnsanlık, ayağa kalk ve bu vahşete son ver! Gazze’de ölen masum çocuklar için birleşelim, onların haykırışlarına kulak verelim.
Çözüm İçin Birlik Olmalıyız
Uluslararası Baskı: Dünyanın dört bir yanındaki hükümetler, insan hakları örgütleri ve sivil toplum kuruluşları birleşerek, bu vahşeti durdurmak için güçlü bir uluslararası baskı oluşturmalı. Ekonomik, diplomatik ve politik yaptırımlar, savaş suçlarına karşı etkili bir araç olabilir.
Medya ve Bilgilendirme: Medya, Gazze’deki durumu sürekli gündemde tutarak, kamuoyunun bilinçlenmesini sağlamalı. İnsanların gerçekleri öğrenmesi, toplumsal baskının artmasına yol açar.
İnsani Yardım: Uluslararası yardım kuruluşları, Gazze’deki yaralı çocuklar ve aileler için acil yardım ulaştırmalı. Sağlık, gıda ve barınma ihtiyaçları karşılanmalı.
Eğitim ve Farkındalık: Okullarda ve toplumda, barış eğitimi ve insan hakları konularında farkındalık artırılmalı. Gelecek nesillerin bu tür vahşetlerin tekrar yaşanmaması için bilinçli bireyler olarak yetiştirilmesi sağlanmalı.
Barışçıl Çözüm Arayışı: Tüm taraflar, çatışmaları sona erdirip, kalıcı barışı sağlamak için diyalog ve müzakerelere öncelik vermeli. Silahsızlanma ve karşılıklı anlayış temelinde adımlar atılmalı.
Sonuç
Gazze’de ölen masum bebekler ve çocuklar için insanlık ayağa kalkmalı. Bu zulme karşı birlikte durmalıyız. Onların hatıraları önünde başımızı eğerek, onların yaşam hakları için mücadele etmeliyiz. Sessizlikle değil, cesaretle, birlikle ve vicdanla bu vahşete karşı durabiliriz.
Unutmayalım ki, bir çocuğun gülümsemesi dünyayı değiştirebilir. Gazze’deki çocuklar da gülmeyi hak ediyor. Onların gülüşlerini geri getirmek, insanlığın en büyük sınavıdır. Bu sınavı geçmek için sesimizi yükseltelim, adalet için birlikte duralım. Çünkü onlar için, insanlık için, geleceğimiz için buna mecburuz.
Ey insanlık, uyan artık! Bu çocukların çığlıkları asla susmayacak. Onların sesine kulak verelim ve bu vahşete dur diyelim!
Dr. Bahar Zeynep Barut.
Beyond to Human R.M.C
https://beyondtohuman.com/