Çocukluğumda memur sendikalı olmalı mı olmamalı tartışması vardı. Sonra sendika hakkı verildi. Ama siyasi güce yakın olma ya da ayrılma derken bu durum tam bir kaos ortamına sebebiyet verdi.
Bu kaos zam görüşmelerinde; Memurları siyasi görüşlerine göre tercih ettikleri ve yarı yarıya bir oran dahilinde temsil eden sendikaların, isteklerinin nereyse hiçbiri olmamasına rağmen daima toplu sözleşmeden mutabakatla masadan ayrılmalarıdır.
Peki uzlaşmasalardı ne olurdu? En azından çabaladık ve sendikal direnişi yerine getirdik ama olmadı deselerdi daha dik duruş olmaz mıydı?
Memur emeklileri ve çalışanlarıyla, 25 milyon olan nüfusun geçimini ilgilendiren bir sözleşme ve memur zammı dönemini “ YA TUTARSA” fıkrası gibi umutla bekleyen emeklilerin ve aktif çalışan memurların bekleyişi hüsranla ama aslında beklediğimiz gibi son buldu. Bana göre oynan sendikal hak arayışı tiyatrosunu izledik ve bitti.
Bu tiyatroyu yazan ve oynayanların maaşları ve hayat standartları enflasyon karşısında erimediği kesin çünkü şu an ki resmi verilere göre %60 zam verilse dahi 15-20 yıl öncesinde insani yaşam standarttı ve alım gücüne gitmeleri zor olacaktır.
Verilen zamma baktığımızda; 2022’nin ilk altı ayı yüzde, ikinci altı ayı yüzde 7, 2023’ün ilk altı ayı yüzde 8, ikinci altı ayı yüzde 6 zam vermekte olması gerçekten elemdir.
2021 yılı başında devletin gelirlerine yüzde 25 zam yapmış olan hükümet, memura yüzde 12 zam vermekte olması anlaşılabilir değildir.
Asgari ücrete yüzde 21.56, kamuda çalışan sürekli işçi kardeşlerimize yüzde 18 zam vermişken, Temmuz ayı enflasyonu yüzde 18.95 iken yüzde 12 zam almasını anlamak mümkün değildir.
Peki sendikalar ekonomistlerde görüş almayı bırakın, düz mantıkla bile, enflasyon oranında zam demek sıfır zam demek olduğunu yaşam döngülerinde görmüyorlar mı?
Normalde zam istediğinde, gerçekleşen enflasyon artı huzur payı olduğu zaman anlamlı olduğunu neden anlamıyorlar burayı çözemedim yada anlıyorlar da başka biizm bilmediğimiz yönler mı var.
Masaya oturduklarında ellerinde bir plan program yok muydu? Yani istenilen zam miktarı, refah pay oranı, kayıp karşılama ve seyyanen zam miktar çalışması yapılmadan mı masaya oturmakta? acaba bu sendika yetkilileri yıldır, sözde yapılan pazarlıklardan sonuç alınamıyorsa açıkçası sendikaya gerek var mı? Sendikal hak talebi için verilen mücadelenin anlamı kalmamış oluyor. Ki ortada vermediği mücadele yapmamış olduğu hak arama talebini başarı olarak sunuyor olması akıl alır gibi değildir.
4500 lira maaş alan bir memura yüzde 10 fazla zam aldığında alacağı her ay 450 TL, yıllık 5400 TL zam hayırlı uğurlu olsun.
Emeklerinin karşılığını talep edemeyen, siyasi güce yakın olmak için aylık evine götüremediği temel gıda maddelerinin yarattığı ezikliği hiçe sayan, çocuklarının rızkı için olsa dahi sırf destekledikleri siyasetçilerin çocukları daha iyi yaşasın diye mücadele etmeyen zihniyeti, ne tarih, nede gelecekte çocukları asla anlamayacaktır. Hayırlı olsun.
Güneşin bizim için doğması dileğimizle,
Bereketli bir hafta olsun.
Dr. Bahar Zeynep Barut.
Managing Director
Beyond to Human R.M.C