Günümüzde bilinen şiddet türlerinin dışında her gün yeni bir şiddet türüyle karşı karşıya kalmaktayız. Literatüre giren yeni şiddet türü de “dijital şiddet”tir.
Peki dijital şiddet nedir?
İnternet ve sosyal ağ kullanımının yoğun bir şekilde kullanımı sonrası ortaya çıkan ve şiddetin elektronik ortamda yapılması sonucu yaygınlaşmaya başlayan bir şiddet türüdür.
Dijital şiddette kişi, siber yollarla kuşatılarak fotoğraflarının, videolarının ve ses kayıtlarının alınması suretiyle bunların internet ortamında izni olmadan paylaşılması ya da paylaşılması konusunda tehdit edilmesi ile gerçekleşmektedir.
Burada kişi ya da kişiler internet ortamında itibarsızlaştırılmaya çalışılmakta, maddi ve manevi zarara uğratılması amaçlanmaktadır. Kişi ya da kişiler ısrarlı bir şekilde takip edilerek görüntüleri, fotoğrafları, videoları ve ses kayıtları alınarak bu materyallerle kişiler internet ortamında bunların yayınlanarak ya da yayınlanması konusunda tehdit edilmek suretiyle duygusal anlamda yıpratılmak istenmektedir.
Dijital şiddet sosyal ağlar üzerinden yapılabileceği gibi web siteleri, bloglar, uygulamalar, mesajlar, internet ortamında yorum kısımları, sohbet odaları gibi interaktif alanlarda yapılmaktadır.
Türkiye’de 2021 yılında yapılan dijital şiddet araştırmasına göre ;
(Bu çalışma, Toplumsal Bilgi ve İletişim Derneği’nin (TBİD) Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) Türkiye‘nin finansal desteği ile toplumsal farkındalığı arttırmak için başlattığı “Dijital Şiddet ile Mücadele” projesi kapsamında yapılmıştır. (Gülüm Şener ve Nilay Abınık)
- Türkiye’de her beş kişiden biri dijital şiddete uğradığını söylüyor. Dijital şiddete en çok gençler maruz kalıyor:
- 15-17 yaş arası her beş gençten biri, 18-32 yaş arası her üç gençten biri dijital şiddete uğradığını belirtiyor.
- Kadınlar cinsiyetlerinden ve fiziksel görünümlerinden ötürü, erkekler siyasi görüşlerinden dolayı daha fazla dijital şiddete uğradıklarını dile getiriyorlar.
- Kadınların %51’i dijital ortamlarda yazılı, sesli veya görüntülü taciz mesajları alıyor, % 46’sı ısrarlı takibe uğruyor.
- Kişiler en çok tanımadıkları kimseler ve troller tarafından dijital şiddete maruz bırakılıyorlar.
- Dijital şiddet eylemlerinin en çok gerçekleştiği platformlar Instagram (%53), Facebook (%35) ve Twitter (%19).
- Dijital şiddetle başa çıkmak için en sık başvurulan yöntemler bloklamak/engellemek (%65) ve uygulama içinde şikayet etmek (%39).
Dijital şiddet türleri nelerdir?
- CİNSEL İÇERİKLİ MESAJLAŞMANIN İFŞASI (SEXTING) (cinsel içerikli yazışmaların ve görüntülerin kişilerin rızası dışında paylaşılmasıdır)
- ISRARLI TAKİPÇİLİK (Kişinin tanıdığı ya da tanımadığı kişiler tarafından devamlı olarak kontrol edilmesi ya da denetlenmesidir)
- İNTİKAM PORNOGRAFİSİ ( Kişinin kendi rızasıyla gönderdiği çıplak fotoğraflarının veya videolarının, rızası olmadan partneri tarafından pornografik sitelerde paylaşılması, başka insanlara gönderilmesi ve benzeri davranışlarda bulunulmasıdır)
- ETEK ALTI GÖRÜNTÜ KAYDI (Telefon, fotoğraf makinesi veya kamera aracılığıyla, kadınların kıyafetlerinin altından, izinsiz fotoğraflarının ve videolarının çekilerek sosyal ortamlarda paylaşılması anlamına gelen bir dijital şiddet çeşididir)
- GELENEKSEL DAVRANMAYAN KADININ AŞAĞILANMASI ( Seksüel davranışları geleneklere, dinlere veya doğanın geneline ters düşen kadını “hafifmeşrep” olmakla suçlama; aşağılık hissettirme veya hissettirmeye çalışma eylemleri olarak tanımlanabilir.)
- KURBAN SUÇLAMA(Rıza dâhilinde yapılan paylaşımlar sonradan dijital şiddete dönüştüğünde, ilk olarak şiddete maruz kalan kişiyi eleştirmek ve hatta bu şiddeti hak ettiğini ima etmek yaygın bir dijital şiddet biçimidir.)
Dijital şiddet mağdurları böyle bir durumla karşı karşıya kaldıklarında hukuken neler yapabilir?
Şüpheliler hakkında 6284 sayılı Kanun kapsamında uzaklaştırma kararı çıkarılması için başvuru yapılabileceği gibi , “Kişilerin Huzur ve Sükununu Bozma, Cinsel Taciz, Tehdit, Hakaret, Özel Hayatın Gizliliğini İhlal, Haberleşmenin Gizliliğini İhlal” suçlarından cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunabilirsiniz.