“Milli Dayanışma Kampanyası” sloganlarının atıldığı Türkiye’de “dayanışma” kelimesi anlaşılan o ki sadece “sözde” kalmaktadır.
Dünyayı etkisi altına alan COVİD19, ülkemiz toplum psikolojisini de bozdu.
Bu sürecin yarattığı panik dışında kaçınılmaz olarak sosyo-ekonomik sıkıntıları da beraberinde getirdi.
Yaşadığımız bu sıkıntılı sürecin kahramanları olan sağlık çalışanlarının haklarından sağlık işçilerinin kapsam dışında bırakılması nedeni ile yapılan protesto eyleminde sağlık işçilerinin gözaltına alınmasını hangi vicdan kabul eder?
Covid19’un bile herkese “eşit” davrandığı bu günlerde en çok riske maruz kalan sağlık işçilerine yapılan bu ayrımcılık, büyük bir haksızlıktır.
Dünya ülkeleri pandemi sürecinde halkın ekonomik anlamda rahat etmesini birincil faktör olarak görmektedir.
Daha yakın geçmişte “Türkiye ekonomisi yaşadığı süreçlerden daha da güçlenerek çıkıyor” diyen damat Berat’a rağmen bugün halkından yardım isteyen bir hükümet kendisi ile çelişmektedir.
Anadolu Ajansı’nın resmi verilerine göre hükümetlerin açıkladığı yardım paketleri aşağıdaki gibidir:
- ABD yetişkin bireylere 1.000 Dolarlık ve çocuklara 500 Dolarlık doğrudan çek verileceğini açıkladı.
- İtalya, 25 milyar Euroluk acil destek paketini devreye alarak İtalyan sağlık sistemine 1,15 milyar Euroluk destek sağlanacağı, serbest meslek sahiplerine bir defaya mahsus 500 Euro ödeneceği, çalışanlarını işten çıkarmaması halinde işverenlere de nakit desteği verileceğini belirtti.
- Fransa Ekonomi ve Maliye Bakanı Bruno Le Maire de teşvik paketinin 45 milyar Euro büyüklüğünde olacağını, bankaların şirketlere sağlayacağı krediler için 300 milyar Euro teminat verileceğini ve Avrupa kurumlarından da 1 trilyon Euro büyüklüğünde teminat sağlanacağını duyurdu.
- Almanya ise kriz durumundaki şirketlere yardımcı olmak için ihracat kredileri ve diğer garanti programları kapsamında şirketlere 500 milyar Euro kadar kredi desteği sağlanacağını açıkladı. Öte yandan, vergi ödemelerinin ertelendiğini, kısa çalışma ücretine ilişkin yasanın da meclisten geçirildiğini duyurması ile birlikte şirketlere de birtakım ek destekler vereceğini de açıkladı.
- İngiltere, 330 milyar Sterlin büyüklüğündeki ekonomik paketini açıkladı. İngiltere Başbakanı Boris Johnson, ekonominin ihtiyaç duyduğu her türlü desteği vereceklerini vurgularken, işletmelere de “Çalışanlarınızın arkasında durun. Biz de sizin arkanızda duracağız.” mesajını verdi.
İngiltere’de sağlık sistemi için açıklanan 12 milyar Sterlinlik destek paketinin en az iki katına çıkartılması beklenirken, 900 bin KOBİ için mülkiyet vergileri geçici olarak kaldırıldı. 700 bin şirkete ise tek seferlik 3 bin Sterlin ödeme yapılacağı bildirildi.
Öte yandan, İngiltere Maliye Bakanı Rishi Sunak, ülke tarihinde bir ilk olan uygulamayı duyurarak, ayda 2 bin 500 Sterline kadar olmak üzere, iş yerine gidemeyen çalışanların maaşlarının yüzde 80’inin devlet tarafından ödeneceğini, uygulamanın en az 3 ay süreceğini ve gerekirse uzatılacağını duyurdu. - İsviçre, şirketler ve işçileri desteklemek için 42 milyar İsviçre Frangı tutarında yardım paketi açıkladı. Söz konusu paket tutarı, İsviçre tarihinin rekoru olarak kayıtlara geçti. Pakette, işletmelerin gelirlerinin yüzde 10’u kadar kredi çekebilmesi ve bunun 500 bin Frangının hemen ödenmesi, bankalardan çekilecek kredi miktarının firma başına 20 milyon Frangı aşamaması gibi detaylar yer aldı.
- İspanya hükümeti ise, “Ülke tarihinin en büyük seferberliği” olarak ilan ettiği toplam 200 milyar Euroluk ekonomik yardım paketi açıkladı.
- Kanada, GSYH’sinin neredeyse yüzde 3’üne denk gelen 82 milyar Dolarlık yardım paketi açıkladı. Ülke yetkilileri, “Şu anda tek işimiz; Kanadalıların buzdolabında yiyecek, başlarının üstünde bir çatı olduğundan ve ihtiyaç duydukları ilacı karşılayabileceklerinden emin olmak.” mesajını verdi.
- Japonya Başbakanı Shinzo Abe, 193 milyar Dolar büyüklüğünde bir teşvik paketi üzerinde çalıştığını belirtti. Pakette vatandaşlara ve krizden en çok etkilenen turizm sektörüne nakdi yardımın da olacağı öngörülüyor. Japonya hükümeti, önceki hafta KOBİ’ler için 4,1 milyar dolar değerinde bir paket açıklamıştı.
- Hangi devletin İBAN numarası verdiği görülmüştür bugüne kadar?
Hükümetin daha önceden topladığı 382 çeşit vergiden “Afet Günleri” için ayırdığı fon vardı ya…
Afet için ayrılan bu fon nerede kullanılmıştır ki bugün hala milletten yardım isteniyor?
Bugün toplamakta olduğu paranın yerine gideceğine kim, niçin ve nasıl inanacak?
Matematiksel olarak Cumhurbaşkanının bağışlayacağını ifade ettiği 7 aylık maaşı 568.000 TL’ye tekabül ediyor. Bin odalı kışlık Saray’ının günlük masrafı ise 5 milyon TL.
Yani bağışladığı rakam, Sarayını yalnızca üç saat idare eder.
Koronavirüs salgınına karşı “Biz bize yeteriz” sloganıyla başlatılan ‘Milli Dayanışma Kampanyası’nda bazı kurumların sınır belirleyerek maaş kesintisine gittiği iddia edildi.
Sosyal medyada paylaşılan ve BOTAŞ‘ın çalışanlarına gönderdiği iddia edilen mesajda “Milli Dayanışma kampanyası kapsamında 2020 Nisan ayı maaşlarımızdan; kapsam dışı personelimizden 400 TL, kapsam içi personelimizden 200 TL olmak üzere kesinti yapılacaktır” denildi.
Aynı mesajda, kampanyaya öngörülen tutardan daha fazla veya az miktarda bağış yapmak isteyen personelin de geri bildirimde bulunması istendi.
Yine edinilen bilgiye göre 400 TL kesinti öngörülen kapsam dışı personel daire başkanı gibi yöneticileri, kapsam içi ise memurlar ve diğer çalışanları kapsıyormuş.
Hani IMF’ye borç verecek kadar güçlüydük?
Hani Avrupa bizi kıskanıyordu?
Hani Suriyelilere bir 40 milyar Dolar daha verirdik?
Nerede o hazırdaki 40 milyar dolar?
Kaldı ki Belediye Kanununun 15, 18 ve 38. maddeleri belediyelerin bağış kabul edebileceğini yazıyor.
Yine Büyükşehir Belediyeleri Kanununun 28. maddesi aynı yetkiyi Büyükşehirlere de veriyor.
Kanunla verilen hak, genelgeyle yok edilemez.
Bu millet paralarının adı şaibelere karışmış vakıflara değil, ücretsiz izne çıkarılan, işsiz kalan, zordaki insanlara ulaşmasını istiyor.
Almanya’da Angela Merkel hesaplara para yatırmak için herkesin IBAN numarasını isterken bizde ise hesaba para yatırmak için halka IBAN veriliyor.
“Biz bize yeteriz” derken, kimin kime yettiği bir soru işaretidir.