Feminist düşünceyi savunmadım hiç bir zaman. İnsanlar eşittir.
Eşit haklara sahip olmalıdır.
Hayatta ilerlerken birey olarak eşit imkânlara sahip olamıyoruz.
Keşke her şey herkesin olsa…
Keşke hepimiz Dünya ‘ya ortak olsak…
Kadın fiziksel olarak erkekten güçsüzdür bu doğru…
Kadın duygusaldır; duyguları daha derin yaşar.
Kadın annedir; doğurgandır.
Doğa anne olmayı kadına bahsetmiş.
Kadını üstün kılmış.
Tabi ki kadın olmak bazı durumlarda suiistimale yol açıyor.
Kadın dövülüyor, taciz ediliyor, öldürülüyor.
Ama bu insanın insana yaptığıdır, başka bir şey değildir aslında.
İnsan olmanın yaşanmışlığını yaşıyor kadınlar.
Hep kadınların yaşadığı sıkıntılar konuşuldu.
Kadınların öyküleri gündeme geldi.
Hepsi de çok üzücü – çok vahim şiddet, cinayet vakalarını düşündüğümüzde. Keşke olmasaydı.
Öğrenerek, öğreterek kadına şiddet uygulamamayı, taciz etmemeyi yerleştirmemiz lazım topluma.
Toplumu bilinçlendirdikçe kadın evinde şiddetle karşılaşmayacak, kadın ölümleri azalacak.
Ülke olarak çocuk gelinlerin de önünü kesmemiz lazım. Ufacık çocukların evlenmesi sosyal olarak çocuk gelişimine uygun değildir. O yaşta anne olmaları da uygun değildir. Erken yaşta daha birey olamamış çocukların; kadınlığa geçişinin evlilikle olması engellemelidir.
Kesinlikle toplumun yaralarıdır bunlar, çocuklarımız çocukluğunu yaşamalı…
Henüz yetişkin olmadan, kadın olmadan evliliğe zorlanmaları, bunun doğalmış gibi görünmesi önce azaltılacak, sonra da yasa ve toplum yargısıyla engellenecek.
Toplum bir bütündür.
Kadın travmalarının yaşanmaması için toplumun tedavi olması gerekir.
Hepimiz öğrenmeliyiz.
Tablo bütün olarak görülmelidir.
Kadın olmak zor Türkiye ‘de hatta Ortadoğu’ da…
Peki, erkek olmak nasıl bu topraklarda?
Erkek olarak yaşamanın algısı nedir?
Türkiye ‘ de ve Ortadoğu’ da erkek olmak güçlü olmayı gerektirir.
Her erkek güçlü müdür?
Elbette ki değildir; güçlü olmasa da güçlü görünmek; güçlü hissetmese de öyle hissettirmek durumundadır.
Erkek kişi olarak güçlü olmamak; eksik insan izlenimini yaratacak çünkü…
Erkekler ağlamaz diye şarkımız bile var bizim. “Erkekler ağlamaz… Sil gözyaşlarını..”
Bir erkeğin duygularını belli etmesi, sıkıntılarını yansıtması bir kadın gibi doğal ve normal karşılanmaz.
Kadınlar aldatıldıklarını çevreye anlatır, kamera karşısına geçer milyonlara şikâyet eder eşini sevgilisini…
Kaç tane erkek eşinin onu aldattığını söyleyebilir bu ülkede?
Ya da yaşadığı ekonomik problemi dillendirebilir.
Kadınlar ekonomik sıkıntıyı da rahatlıkla dillendirebiliyor.
Çevresi hatta sonuçta kadın diyerek yanında olmaya çalışıyor.
Bir erkek bunu yaptığında “aciz” olarak nitelendiriliyor.
Zaten ülkemizde de erkekler kadınlara göre daha çok yıpranıyor.
Erkeklerin yaşam süresi aldıkları sorumluluk gereği yaşam süreleri kadınlardan daha azdır.
Türkiye ‘de kadın olmak; eğitimli olsak ta olmasak ta kolay değil; kadın naif olduğu için. Bir kadın sanayide çalışamaz ihtiyaç duyduğunda.
Kadın ne yapsa ayıptır; günahtır.
Erkeğe sonuçta onun seçimi denir geçilir.
Kadın taciz edilebilir; erkeği kimse taciz edemez.
Ama erkeklerin aldığı sorumluluk da çok büyük. Ortadoğu ülkeleri gibi gösteriş, şatafat seven ülkelerde erkek olmak kolay değil…