Mimarlık ve tasarım iletişimi için sektörü bir araya getiren yenilikçi projeler üreten ArcheThink, tasarım ve yaratıcılık platformu “Bir Tasarım Problemi” etkinliğinin ikincisini Deceuninck grubu bünyesinde bulunan IQ Alüminyum sponsorluğunda Zorlu PSM Sky Lounge’da gerçekleştirdi. Mimar Emre Kuzlu, Melike Altınışık ve Caner Bilgin’in konuşmacı olarak yer aldığı programda, üç farklı projede yaşanan birer problem ve çözümleri paylaşıldı.
Mimarlık ve tasarım dünyasını destekleyen projeler üreten ve yöneten ArcheThink’in, tasarım dünyasına ilham olma hedefiyle hayata geçirdiği “Bir Tasarım Problemi”nin ikinci etkinliğini gerçekleştirdi. Zorlu PSM Sky Lounge’da düzenlenen etkinlikte; tasarımda bir problemi odağına alarak özgün ve yaratıcı çözümler bulan tasarımcıların ilham verici hikayelerine yer verildi.
Hayatlarımızı sürekli dönüştüren bir güç haline gelen teknolojiyi odağına alan konuşmalar gerçekleştiren Mimar Emre Kuzlu, Melike Altınışık ve Caner Bilgin, dijital araçları süreçlerine nasıl entegre ettiklerini anlattı.
Bir saat boyunca 15’er dakikalık 3 oturum yapıldı
Bir saat boyunca 15’er dakikalık 3 oturumda gerçekleşen programda, katılımcılar benzersiz tasarım hikayeleriyle tanıştı. Farklı coğrafyalarda tasarladıkları teknolojiye dokunan 3 farklı ilham verici projede karşılaştıkları problemi izleyicilere anlatan Mimar Emre Kuzlu, Melike Altınışık ve Caner Bilgin; “Tüketicisiyle tüm iletişim yolları kesilen rakı kültürü bir fabrikada nasıl yeniden yaşatılır?”, ‘’İnsan, robot ve AI işbirliği tasarım ve yapım süreçlerine nasıl dahil olabilir?‘’, “Yenilikçi çözümler nasıl oluşturulur? ve “Teknolojiiyi, projede yaşanan problemlerde çözüm olarak nasıl kullanabiliriz?” gibi sorulara cevap buldukları projeleri ve çözümlerini paylaştı.
‘’Fabrika yerine bir yolcuğu bütün olarak tasarladık ‘’
Etkinliğin ilk sunumunu 2008 yılından beri insan odaklı deneyim tasarımı üzerine çalışan I-AM’in kurucularından Emre Kuzlu gerçekleştirdi.
Kuzlu, “Yolculuğu Tasarlamak” başlıklı sunumuyla Mey Alaşehir Rakı Deneyim Merkezi projesinin ilham veren hikayesini izleyicilerle paylaştı. Sunumunda, “Tüketicisiyle tüm iletişim yolları kesilen rakı kültürü bir fabrikada nasıl yeniden yaşatılır?” sorusunu merkeze alan Kuzlu, problemi çözüm yöntemini paylaştı. “Elimizdeki koşullar problemi çok daha zor hale getiriyor, derinleştiriyordu. Fabrika İstanbul’dan 5,5 saat uzaklıkta bulunuyor. Zaman içerisinde kontrolsüz bir şekilde büyüyerek devasa bir fabrika kampüsüne dönüşmüştü” sözleriyle problemi aktaran Emre Kuzlu, “Bizim çözüm önerimiz fabrikayı baştan tasarlamak yerine bu yolculuğu bir bütün olarak tasarlamak oldu. İnsanların davet edildiği andan itibaren bütün deneyimi yaşayıp evlerine döndükleri kadarki anda geçen 30 saati tasarlayarak bir ‘deneyim yolculuğu’ yaşatmak istedik.” dedi.
‘’Farklı sektörlerde kullanılan teknolojileri mimarlığa entegre etmeye çalışıyoruz’’
Etkinliğin ikinci konuşmacısı “Geleceğin Mimarisi, İnsan, Robot ve Yapay Zeka” başlıklı sunumuyla Melike Altınışık oldu. Altınışık, katılımcılara Ağustos 2024’te açılacak olan Seul Robot ve Yapay Zeka Müzesi’nin tasarım hikayesini anlattı.
2018 yılında başlayan bir yarışma davetiyle harekete geçen Melike Altınışık Architects, 2019 yılının Ocak ayında projedeki 5 finalistten biri olarak seçilerek projenin kazananı oldu. Altınışık, Seul Büyükşehir Belediyesi tarafından bir bilim ve kültür müzesi olarak yapılması öngörülen projenin 4. Endüstri Devrimi için bir üs olması hedeflendiğini belirtti. “Proje, sadece bulunduğu bölgede katalizör görevi görmekle kalmıyor, hem Seul hem de Güney Kore için çok önemli görevler üstleniyordu. Burada robotlar ev sahibi olacaktı ve insan, robot ve AI iş birliği tasarım ve yapım süreçlerine nasıl dahil olabilir? Sorusuna yanıt arayarak problemi belirledik. ” diyerek sorunu anlatan Altınışık, “Bu süreç, tasarımı nasıl ilerletmeliydi ki projenin ortaya koymaya çalıştığı kendi hikayesindeki manifestosuna yaklaşabilelim ve onu gerçek kılmaya çalışalım. Bu problemden yola çıkarak çözüm önerileri geliştirdik. “şeklinde konuştu.
“Proje için özel yazılım geliştirildi”
Etkinliğin son sunumunu “Yeryüzü ile Diyalog” başlıklı sunumuyla Caner Bilgin gerçekleştirdi.
Bir güneş santrali projesine ilişkin sunum gerçekleştiren Bilgin, bu projede yapının kimliği için en kritik problem olan cephe üzerinde durduğunu belirtti. Projedeki problemin, cepheden beklentiler, içeriden dışarının görülmesi ve binanın sert coğrafyada korunması gibi konular olduğunu söyleyen Bilgin, “Dış cephe malzemesi olarak paslanmaz çelik seçtik. Paslanmaz çelik hem çok dayanıklı hem de reflektif özelliklere sahip. Cephenin istenilen özelliklere gelebilmesi için özel bir yazılım çalışıldı. 2023 yılında açılan yapı, günün her saatinde değişen, farklı hava koşullarına tepki veren, hiçbir kinetik paneli olmamasına rağmen dönüşen bir yapı haline getirildi. Gökyüzü ve yeryüzü ile iletişimi malzeme arayışı ve cephe tasarımı ile yakalanmaya çalıştık. Gündüz çevresiyle yaşayan, iletişim kuran, gece ise bir mücevher gibi parıldayan bir yönetim merkezi inşa ettik” diye konuştu.
Mayıs ayını iki etkinlikle tamamlayan Bir Tasarım Problemi’nin yeni dönem etkinliklerine Eylül ayından itibaren devam edilmesi planlanıyor. Programın tüm oturumları @BirTasarimProblemi YouTube hesabından izlenebilir.