Ülkemizde devlet üniversitesi olan Çukurova Üniversitesi’nin Merkezi Araştırma Laboratuvarı (ÇÜMERLAB) tarafından çok önemli bir ticari gıda ürün olan sirke ile ilgili hileler yapıldığına dair haber yayımlanmıştır.
TMMOB Gıda Mühendisleri Odası olarak ülkemizde gıda güvenirliliği, halk sağlığı ve tüketicilerin korunması için gıda mühendisliği mesleğini meslek etiğine uygun olarak gıda işletmelerinde meslektaşlarımızın yer alması hususunda ısrarla mücadele etmekteyiz.
Bilindiği üzere ülkemizde Tarım ve Orman Bakanlığınca 5996 sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu hükümlerine göre gıda işletmelerinde resmi kontroller gerçekleştirilmektedir. Bu resmi kontrollerin sayısı değil, gıda bilimi konusunda uzman meslek grubu olan gıda mühendislerinin yer alması ile niteliği önem arz etmektedir.
Günümüzde küreselleşen dünya ekonomisinin yanı sıra doğal felaketler, pandemi vb. olaylar nedeni ile tüketicilerin yaşam koşullarında ambalajlı gıdaların önemi artmaktadır. Bu durumda ise değişen ekonomik koşulları ülkemizdeki gıda enflasyonun artmasına ve maalesef ki gıda üreticilerinin ürün üretme sırasında zihniyetlerinin yanlış olması nedeni ile gıda ürünlerinde tağşiş ve taklit yapılarak tüketicilerin gıda için harcadıkları paranın karşılığı olmayan gıdaların üretilmesine neden olmaktadır.
Geleneksel ürünlerimizden sirke ile ilgili olarak Tarım ve Orman Bakanlığınca hazırlanmış bir ürün tebliği bulunmamaktadır. Dolayısıyla belirlenmiş gıda güvenliği ve kalite kontrol kriterleri olmadığı için Bakanlığa bağlı Gıda Kontrol Laboratuvar Müdürlüğün sirkelerde analizler yapılamamaktadır.
TSE 1880 EN 13188 sirke standardına göre sirkenin asitlik oranı min % 4 olmalıdır. Doğal sirkelerde asitlik doğal fermantasyon yoluyla bakteriler tarafından şekerin önce alkole, sonra asetik asite dönüştürülmesiyle elde edilir. Yalnız, bazı firmalar sentetik yolla elde edilen asetik asiti sirke içerisine karıştırarak sahtecilik yapabilmekte, bazen de beyaz sirkede tamamen doğal sirke yerine sentetik asetik asit kullanabilmektedirler. Ya da çok az miktarda doğal sirke ile asetik asiti karıştırıp, tağşiş yapabilmektedirler. Mevcut analiz yöntemi ile bu durum tespit edilememektedir.
Gıdaya uygun olmayan türde sentetik asetik asit kullanılması ise insan sağlığı için tehlike oluşturabilmektedir. Doğal sirke, fermantasyon sürecinde oluşan probiyotikler ve diğer besin maddeleri açısından zengin olabilirken, sentetik sirke bu besin değerini sağlamaz. Diğer yandan Türkiye’de mevzuatta bulunmayan karbon izotop analizi ile kullanılan meyvenin etiketi üzerinde yazan meyveden üretilip üretilmediğine ve sentetik asetik asit içerip içermediğine ulaşılabilmektedir.
Bu neden ile sirke üretim yerlerinde resmi kontrollerin etkin gerçekleştirilmesi, bu resmi kontrollerde gıda mühendislerinin yer alması ve alınacak numunelerin analizinin gerçekleştirilmesinin sağlanması gerekmektedir.
Aynı zamanda ilgili analiz yapan kurum tarafından bu bilgilerin Tarım ve Orman Bakanlığı ile paylaşılması ve ilgili gıda konusunda yerel otorite olan bakanlıkça kamuoyu ile paylaşılması gıda güvenirliliği için elzem