Vücut kendi ritmini gün ışığına göre düzenliyor
Güne erken başlama, sabahları belli rutinler oluşturma ve en önemlisi karanlıkta uyumanın sirkadiyen ritme katkı sağladığını ifade eden uzmanlar, gün içinde yetersiz beslenmenin, özellikle akşamları daha çok acıkmaya ve daha yüksek kalorili bir öğün tüketimine sebep olabildiğini söylüyor. Geceleri tüketilen öğünlerin uyku kalitesinin de düşmesine sebep olabildiğini dile getiren Beslenme ve Diyet Uzmanı Hülya Yiğit, “Vücudunuzu geceleri aç bırakmanız hücre yenilenmesi (otofaji), vücuttan toksinlerin atılabilmesi yani detoks sürecine destek oluyor.” dedi.
Sirkadiyen ritmin dünyanın 24 saatte dönüşünün meydana getirdiği aydınlık ve karanlık döngüsünün canlılar üzerinde oluşturduğu döngüsel, fizyolojik ve davranışsal etkiler olduğuna işaret eden Yiğit, “Işık en önemli ritim düzenleyicidir. Vücut kendi ritmini yani hormonlarını gün ışığına göre düzenler. Bu ritmin bozulmaması, ruh-beden sağlığı için uykunun önemi bu noktada devreye giriyor. Güne erken başlamak, sabahları belli rutinler oluşturmak ve en önemlisi karanlıkta uyumak sirkadiyen ritminize en çok katkı sağlayacak uygulamalardır.” dedi.
Geceleri tüketilen yüksek kalorili bir öğün mide-bağırsak şikayetine neden oluyor
Güne başlarken vücudun işlevleri için daha çok enerjiye ihtiyaç duyduğunu kaydeden Yiğit, şöyle devam etti:
“Gün sonuna doğru bu enerji ihtiyacı azalacak, vücudumuz yavaş yavaş dinlenme haline geçecektir. Bu nedenle vücudun enerji ihtiyacını gün içinde karşılamak gerekli. Gün içinde yetersiz beslenmek, özellikle akşamları daha çok acıkmaya ve daha yüksek kalorili bir öğün tüketimine sebep olabiliyor. Geceleri tüketilen yüksek kalorili bir öğün, vücutta daha çok mide-bağırsak şikayeti yaratıyor. Reflü şikayeti olanlar bu konuda daha da dikkatli olmalı. Geceleri tüketilen öğünler, gece boyunca sindirimin aktif olmasına ve çoğunlukla uyku kalitesinin de düşmesine sebep olabiliyor.”
Gece yemek yeme yağ depolanması süreçlerini hızlandırabiliyor
Hülya Yiğit, diyabet gibi kronik bir rahatsızlığınız yoksa neler yapılabileceğini de şöyle anlattı:
“Vücudunuzu geceleri aç bırakmanız hücre yenilenmesi (otofaji), vücuttan toksinlerin atılabilmesi yani detoks sürecine destek oluyor. Akşam yemeğinden sonrasında vücuda ihtiyacından fazla alınan karbonhidrat ve şekerler (meyve şekeri dahil), vücutta kullanılamayacağı için yağ depolanması süreçlerini hızlandırabiliyor ve ilerleyen dönemlerde karaciğer yağlanmasına sebep olabiliyor. Bu da bizler için bel çevresinin artması, yağlanmamız anlamına gelmektedir.
Eğer akşamları atıştırmayı seven bir bireyseniz, yemek sonrası karbonhidratlı ara öğünler yerine, 8-10 adeti geçmeyen tuzsuz kuruyemişleri veya ayran/kefir gibi probiyotik besinleri tercih edebilirsiniz. Uyku kalitesi için yatmadan 4-5 saat öncesinde kafein alımını sınırlamayı da unutmamak gerekir.”
Geceleri vardiyalı çalışanlar da uyku saatlerine göre yemeli
Geceleri vardiyalı çalışanların da öğünlerini gün ışığına göre olmasa da uyku saatlerine göre düzenleyebileceklerini kaydeden Yiğit, “Gün içinde kendinizi daha az stresli, daha enerjik ve mutlu hissetmek istiyorsanız, sirkadiyen ritminizi desteklemenin elzem olduğunu unutmayınız. Kaliteli uyku, düzenli öğün saatleri ve mümkünse daha az şeker kendi ritminizi bulmanıza mutlaka katkı sağlayacaktır.” dedi.