“Yokuş başına geldiğinde Bodrum’u göreceksin, sanma ki geldiğin gibi gideceksin, senden öncekiler de böyleydiler, akıllarını Bodrum’da bırakıp gittiler.”demiş Halikarnas Balıkçısı nam-ı diğer Cevat Şakir Kabaağaçlı…
O akıllarda kalan “Bodrum”un anlamı, ansiklopedilere göre 1400’lü yılların başlarında Şövalyelerin yaptırdıkları kaleden gelmektedir.
Şövalyeler kaleye mensup oldukları dinin büyüklerinden Aziz Petrus’un adının Latincesi olan “SanctumPetrum” adını vermişler ve “Petrum” kelimesi zamanla “Bodrum” sözcüğüne dönüşmüştür.
Evliya Çelebi’ye göre ise “Bodrum”un bambaşka bir izahı bulunuyor.
Çelebi, Seyahatnâme’sinin dokuzuncu cildinde “Bodrum”un “kâfir kalesi” olduğunu ifade etmiştir.
EvliyaÇelebi’nın yazdıklarına göre, Bodrum’daki büyük kale daha önce MaltaŞövalyelerine ait olmuş ve Kanunî Süleyman tarafından fethedilmiştir.
Kâfirler, sonraları Türk kumandandan kalenin kuzeye bakan kapısının sol tarafındaki sahilde, ufak bir “bodrum” inşa edebilmek için müsaade istemişler. Çalılıkların çevirdiği yerde gizlice ufak bir kale yapmışlar, inşaat bitince çalıları ateşe vermişler ve yeni kale ortaya çıkmıştır.
“Bodrum” adı, küçük bir bodrum inşa etme bahanesi ile ama sahtekârlıkla yapılan işte bu “Kâfir Kalesi”nden gelmektedir!
Günümüzde de “ormanların yakılarak ranta açılması” hiç de yabancı olduğumuz bir durum değildir.
Yıl olmuş 2023 ve “Kâfir Kalesi”ndekikâfirliklerin ardı arkası kesilmiyor.
Takvimler 2010 yılını gösterdiğinde, Astaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Vedat Aşçı, Bodrum Göltürkbükü Cennet Koyu’nda;
- Arzuhan veMehmet Ali Yalçındağ’dan 38 dönüm,
- Dedeman ailesinden 138 dönüm,
- Eczacıbaşı ailesinden 75 dönüm,
- Ethem Sancak’tan 30 dönüm,
- Mustafa Sarıoğlu’ndan 30 dönüm alarak geri kalan bölüm için de bölgedeki kooperatifle anlaşarak toplamda 650 milyon dolarlık harcama ile cennetini kurma yolundaki ilk adımını atmıştı.
2,5 kilometre uzunluğundaki sahil şeridinde üç koy ve plaj,600 bin metrekarelik alan üzerinde ise yükselen “TheResidences at Mandarin Oriental” adlı projede yaşam 2014 yılında başladı.
Konutların %30’unun
- Avrupa,
- Körfez,
- Bağımsız Devletler Topluluğu,
- Uzakdoğu ve
- Japonya’daki yabancılar tarafından alındığını bizzat Vedat Aşçı ifade etmişti.
7 Temmuz 2014 tarihinde kapılarını açan tesis arazisinin Cennet Koyu’na bakan tarafında,2. derece doğal SİT alanı ve 600 bin metrekarelik arazide 3. derece arkeolojik SİT alanı da bulunurken, Bodrum Sualtı Arkeoloji Müdürlüğü’ndeki kayıtlı bilgiye göre ise3. derece SİTalanı olan bölgedeRoma dönemine ait kaya mezarları da yer alıyordu.
Bütün bunlara rağmen dönemin Bodrum KaymakamıMehmet Gödekmerdan, “Turizm Bakanlığı denetiminde, yerel olarak da Göltürkbükü Belediyesi tarafından belgeli” sözleri ile durumu onaylayan bir açıklama yapmıştı.
Yani yine “para konuşmuş, tarihi değerler talan edilmiş ve tüm kurumlardan izinler alınmıştı.
“TheResidences at Mandarin Oriental” kapsamında otel, 98 villa ile 116 rezidansprojedeki yerini almış olmasına rağmen bazı rezidans ve villalarınMayıs 2018’de getirilen “imar barışından” sonra yapıldığı ortaya çıkmıştı.
“Ruhsatsız” veya” imar mevzuatına aykırı” inşaat nedeni ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ekipleri, milyonlarca Dolarlık5 villayı 2020 yılında yıkmıştı.
Gelin görün ki “Kâfir Kalesi”ndekikâfirlikler bitmiyor, bitmez…
Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan, Cumhurbaşkanlığıyetkisini kullanmış,Ortakent’te bulunan 1 milyon metrekareyi aşkın doğal alanı imara açmıştı.
Ortakent‘te, Bodrum Belediyesi‘nin kentsel gelişme planlarında öngörülmüş olan “doğa-kent dengesini yıkarak” yapılaşmanın önünü açan 20 Ağustos 2020 tarihli Cumhurbaşkanlığı kararına karşı belediye “yürütmenin durdurulması” ve “kararın iptali” için Danıştay‘a dava açmış ve “doğal alanın imara açılmasını” Danıştay “oybirliği” ile iptal etti.
Ancak Ortakent‘teki“iptal kararından” saatler sonra Resmi Gazete‘de yayımlanan Cumhurbaşkanı kararı bu kez Bodrum‘un Göltürkbükü Mahallesinde 104 ada 2-A parseldeki arazi “orman alanı dışına” çıkartıldı.
İlginç olan ise “orman alanı dışına” çıkarılan arazinin yüzölçümünün bir Cumhurbaşkanı kararı için hayli küçük, sadece 117 metrekare olmasıdır.
Ama daha ilginç olan nokta ise, “orman sınırı dışına” alınan arazinin yanı başında TheResidences at Mandarin Orientalkompleksinin olduğudur.
Arsanın kime ait olduğu sorusu şöyle dursun, “büyük” ve “çılgın projelerin” altına imza atan koskoca CumhurbaşkanıSayın Erdoğan’ın bu kadar “küçü-cük-(!)” bir arsa için neden titrinikullandığı merak konusudur.
askimtan@yahoo.com