Pandemilerden kurtulamıyoruz, Covit bitiyor Maymun çiçeği başlıyor. O bitecek yenisi gelecek derken hastalıklarla köşe kapmaca oynaya oynaya ölüme doğru olan yolculuğumuz sürüyor.
Fakat yüzlerce yıldır hatta insanlık var olduğundan beri süregelen başka bir hastalığımız var ki, bu hastalığın ne tedavisi ne de aşısı bulunamadı.
ZAN hastalığı…
Daha önce duydunuz mu?
Duymadıysanız anlatayım; Zannetmek kelimesinden gelir ZAN!
Kendisini çok yardımsever zanneden insanlar, ünlü zanneden insanlar, başarılı zanneden insanlar, mükemmel olduklarını zanneden insanlar ve daha birçok özellik bu zan hastalığından kaynaklanmaktadır.
Kişiler kendilerini hep zan-netmektedir, mükemmel anne, mükemmel baba, mükemmel eş, mükemmel evlat zanneden zannedene…
Herkes ZAN hastalığının etkisiyle kendini bir şey zannetmektedir.
Özellikle sosyal medyalar bu zan hastalığını daha da bulaşıcı hale getirdi.
Geçtiğimiz günlerde birisiyle kısa bir sohbetim oldu. Sosyal medyada fenomenmiş, topluma yön veriyormuş. Kendisini öyle önemli biriymiş gibi zannediyordu ki, birkaç dakika susup vereceğim cevabı zihnimde toparladım.
50 bin takipçisi var diye toplumu dizayn ettiğini zannetme hastalığına tutulmuştu. Ama ben adını ilk defa duymuştum. Bunu söyleyince de asosyal etiketi yedim.
Sizin gibi ZAN hastalığına yakalananlardan kaçmak için sosyal medya hesaplarımda bile önlemler aldım.
Bilginin olmadığı saygının kalmadığı sosyal medyalarda takipçi sayısı arttıkça egosu kabaran kendini önemli ZANneden hastalarla aynı yüzyıla denk geldik ya ben ona yanıyorum.
Bileydim böyle olacağını yazmazdım o kadar kitabı, açardım kıçı başı deli deli zıplar oynar topluma yön verirdim, diyeceğim de ben onu da yapamazdım zaten.
Yapsaydım şimdiye topluma yön veren fenomen olmuştum çoktan, ZAN hastalığına yakalanmamak için şurada kendi köşemizde dertlenip kederlenip kendi kendimize yazıyoruz sadece.
Neyse yakında ARKEOLOJİ serimden 3. Kitap KAYIP UYGARLIKLAR okurla buluşuyor, şu an baskıda…
Binlerce yıl önce kendini yıkılmaz imparatorluklar ZANnedenlerin kalıntılarını anlattığım kitabımı bir de bu açıdan okumanızı öneririm.
Ve tüm ZAN hastalarına acil şifalar dilerim.