Sağduyunun, bireylerin makul, mantıklı ve yerinde kararlar alabilme yeteneği olduğunu belirten uzmanlar, sağduyunun iş ortamında da çok önemli olduğunu söylüyor.
İş yerinde sağduyunun, dengeli kararlar almayı ve ekip içi uyumu güçlendirmeyi sağladığına değinen Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, “Çalışanlar sağduyulu olduğunda, problemler büyümeden çözülür, zorluklar akılcı yollarla ele alınır. Sağduyunun olduğu bir iş yerinde empati ve hoşgörü de artar; bu da takım içi uyumun ve verimliliğin yükselmesine yardımcı olur.” dedi. Sağduyulu liderliğin çalışanların motivasyonunu yükselttiğini, sağduyunun eksik olduğu ortamlarda ise iş performansının olumsuz etkilendiğini vurgulayan Demir, “Çünkü çalışanlar, kendilerini önemseyen ve adaletli kararlar alan liderlerle çalışmaktan memnuniyet duyar.” açıklamasını yaptı.
Duygusal açıdan olgunlaşmamış bireyler sağduyudan uzaklaşıyor…
Sağduyunun, bireylerin içinde bulundukları durumları değerlendirip makul, mantıklı ve yerinde kararlar alabilme yeteneği olduğunu dile getiren Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, “İş ortamında sağduyu, hem bireylerin kendi rollerinde hem de takım çalışmalarında dengeli ve objektif değerlendirmeler yapabilmelerini sağlar.” dedi.
Sağduyunun, aslında içsel bir rehber gibi olduğunu aktaran Demir, “İş yerinde karmaşık durumlarla karşılaştığımızda bize güvenli bir yol sunar. Felsefe tarihine bakarsak aydınlanmacı filozof Kant, sağduyuyu ‘ortak akıl’ anlamında ele alır ve ‘duyuların sağduyusu’ olarak niteler. Kant’a göre sağduyu, kişisel algılardan bağımsız olarak, nesnel bir yargı geliştirmemize olanak tanır. İnsanlar arasında bir tür ortaklaşa paylaşılan bilgi alanı yaratır. Kant, sağduyunun etik yargılarımızı etkileyen önemli bir unsur olduğunu düşünür ve bu nedenle ahlak felsefesinde sağduyuya sıkça yer verir. Günümüz toplumunda duygusal açıdan olgunlaşmamış bireyler ellerinde olmadan sağduyudan uzaklaşırlar.” şeklinde konuştu.
Sağduyunun eksik olduğu iş yerlerinde iş performansı olumsuz etkilenebilir
İş yerinde sağduyu varlığının, etkin karar alma süreçlerine ve uyumlu bir işleyişe katkıda bulunacağını ifade eden Merve Umay Candaş Demir, “Çalışanlar sağduyulu olduğunda, problemler büyümeden çözülür, zorluklar akılcı yollarla ele alınır. Sağduyunun olduğu bir iş yerinde empati ve hoşgörü de artar; bu da takım içi uyumun ve verimliliğin yükselmesine yardımcı olur. Sağduyu, sadece bireysel başarıyı değil, aynı zamanda toplu başarıyı da besleyen bir unsurdur.” dedi.
Sağduyunun eksik olduğu iş yerlerinde, iletişim kazaları, yanlış anlaşılmalar, çatışmalar ve hatta iş kazalarının dahi artabileceğine dikkat çeken Demir, şöyle devam etti:
“Sağduyudan yoksun bireyler, empati kurmakta zorlanır ve olaylara tek taraflı yaklaşarak sorunları çözmek yerine büyütebilir. Ek olarak, sağduyusuz hareket eden çalışanlar, kurum kültürüne zarar verip ekibin genel moralini düşürebilirler. Bu tür ortamlarda çalışanlar stresli ve güvensiz hissedebilir, bu da iş performanslarını olumsuz etkileyebilir.
Sağduyu, bireylerin hem kendi sorumluluklarını daha iyi yerine getirmelerini hem de takım çalışmalarına daha fazla katkı sunmalarını sağlar. Sağduyulu bir çalışan, bir problemi kendi başına çözebileceği gibi, gerektiğinde yardım istemekten çekinmez. Takım içinde sağduyulu bireyler birbirlerine destek olur, güven ortamı oluşturur ve iş birliğini güçlendirir. Sağduyunun olduğu bir iş yerinde, bireysel ve takım hedeflerine ulaşmak çok daha kolay hale gelir.”
Sağduyulu liderlik çalışanların motivasyonunu yükseltir…
“Liderlerin sağduyulu kararlar alabilmesi için durumları objektif olarak değerlendirebilme, empati kurma, dinleme ve esnek düşünme gibi becerilere sahip olmaları gerekir.” diyen Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, sağduyulu liderlerin, duygusal zekâlarını kullanarak çalışanlarının ihtiyaçlarını anlayıp, kararlarını bu doğrultuda aldıklarını söyledi. Aynı zamanda, çalışanların sesine kulak vermek ve çeşitli bakış açılarını dikkate almanın da liderlerin sağduyulu bir yönetim sergilemesini sağladığını ifade eden Demir, “Sağduyulu liderlik, çalışanların motivasyonunu yükseltir, onları işlerine daha fazla bağlar ve genel performansı artırır. Çünkü çalışanlar, kendilerini önemseyen ve adaletli kararlar alan liderlerle çalışmaktan memnuniyet duyar.” dedi.
Çalışanların sağduyulu kararlar alabilmesi için de iyi bir gözlem yeteneğine, empatiye, sabra ve problem çözme becerilerine sahip olmaları gerektiğini vurgulayan Demir, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bu beceriler, eğitimler ve iş yerinde sağduyuyu teşvik eden bir kültür oluşturularak geliştirilebilir. Örneğin, çalışanlara çatışma yönetimi ve empati geliştirme eğitimleri verilerek sağduyulu davranışlar desteklenebilir. Ayrıca, geri bildirim almak ve vermek de sağduyuyu geliştiren önemli bir unsurdur. Çalışanlar birbirlerinden ve liderlerinden aldıkları yapıcı geri bildirimlerle sağduyulu karar alma süreçlerinde daha deneyimli hale gelebilirler.”